Çarşamba, Mayıs 1, 2024

Haydi Örgütlü Dayanışmaya!

6 Şubat sabaha karşı ve aynı gün öğleyin yaşanan iki büyük depremin üzerinden 3 tam günden fazla zaman geçti, enkazların altına hızla ulaşılmasını bir yana bırakalım, yöredeki yurttaşların ekmek ve su gibi en basit gereksinimleri bile karşılanmış değil. Uzmanlar depremden sonraki ilk 6 saatte enkaz altında kalanlara ulaşılmazsa, yaşam şanslarının çok azalacağını belirtiyor. Suçlu elbette bütün bu gelişmeler karşısında sosyal medyayı yasaklamak ve bölgeye gönderilen yardımları engellemek dışında bir iş yapmayan bugünkü iktidardır. Yakın tarihin en büyük felaketi olan depremin ölümcül etkisi, bu yasakçı ve vurdumduymaz iktidar sayesinde katlanarak artıyor. Enkaz altındakilerin yardım çağrıları yaptığı Twitter’ın kapatılması, yıllar boyu hatırlanacak ve hesabı mutlaka sorulacaktır.

İktidar kabahatini örtbas etmek amacıyla sosyal medya yasağı getirmekten bir an önce vazgeçmeli ve daha çok canın kurtarılarak yardımların hızla yerine ulaştırılması için internet iletişimini ve bölgeye ulaşımı kolaylaştırmalıdır.
Devlet; yardım toplayan, taşıyan ve kurtarma çalışmalarına katılan gönüllüleri yasaklamaya çalışmak yerine, önlerini açmalıdır. Her geçen an, yardımına yetişemediğimiz bir can daha kayboluyor, bunun hesabını mazeret üreterek veremezsiniz, yoldan çekilin!

Sorun yalnızca devlette değil elbette, görülen eksikler yüzünden kendimiz de eleştiriden muaf değiliz. Şu an deprem bölgesinde çeşitli sivil toplum örgütleri, sendikalar ve devrimci kuruluşlardan binlerce kişi gönüllü olarak çalışıyor. Ancak ne gönüllülerin kendi içinde, ne de bölge dışındaki yardım faaliyetleriyle gönüllüler arasında herhangi bir koordinasyonu yok. Herkes kendi yardımını kendisi örgütlediği için plansız bir durum yaşanıyor. Oysa örgütlü yapılan çalışmalar sayesinde 1999 Marmara depremi sırasında sayısız can kurtarılmıştı, bugün o zamankinden daha geri ve dağınık durumdayız.

Çağrımızdır, sendikalar, meslek odaları, sol partiler, devrimci kuruluşlar bir an önce toplanıp, örgütlü inisiyatif almalıdır. Önümüzdeki günlerde felaketin gerçek boyutları ortaya çıktıkça bölgedeki çaresizlik ve kargaşa artacak, örgütlü dayanışma çalışmalarının önemi daha da öne çıkacaktır. İktidar beceriksizliğinden dolayı değil, durumu öngördüğü için yasaklar ve kısıtlamalarla uğraşıyor, buna izin vermemeliyiz. Dayanışma, koordinasyon ve yasaklara aldırmayarak inisiyatif alma zamanıdır. Çaresiz canlar bizi bekliyor, biz yapmazsak kimse yapmayacaktır. Haydi örgütlü dayanışmaya!

Son Eklenenler