Şüphesiz ki emek ve sınıf mücadelesinin en büyük kazanımları eylemler ve grevler sayesinde elde edilmiştir. Sermayenin daha fazla kâr uğruna insan onurunu ve sağlığını hiçe sayan uygulamaları karşısında tepki ve eylem ortaya koymak isteyen işçilerin en büyük korkusuysa mücadelede yalnız kalmak, giderek zorlaşan yaşam şartları içerisinde işini kaybetmek ve evine ekmek götürememektir. Sınıf adına tüm bu kötü senaryoların gerçekleşmemesi için mücadelenin hammaddesi olan işçinin eylemleri ve mücadelelerinin olabildiğince kamuoyu tarafından desteklenmesi gerekmektedir. Bizleri en çok motive eden ve direnişte güç veren önemli etkenlerden birisi de mücadelemizde sonuna kadar haklı olmamız, haksızlığa ve emeğinin sömürülmesine karşı kutsal ve zorunlu bir mücadele verdiğimize inanmamızdır. İşçiler vermiş oldukları mücadelenin barikatlar arkasında kalmadığını, tomanın müdahalesi sonucu eriyip yok olmadığını, gözaltılarla görünmezliğe mahkum edilemediğini gördükçe daha çok cesaretlenecekler ve daha çok mücadeleci olacaklardır. 1 Mayıs, güçlü sermayedarlara karşı en büyük meydan okuma ve gövde gösterisi arenasıdır, bütün işçiler bu arenada tek yürek olmalı, birbirlerine mücadele ve kararlılık konusunda and içmeli ve patronlara gerekli gözdağını vermelidir!
(Komite Dergisi, Mayıs 2021)