{"id":35279,"date":"2024-02-18T18:30:54","date_gmt":"2024-02-18T15:30:54","guid":{"rendered":"https:\/\/e-komite.com\/?p=35279"},"modified":"2024-02-22T18:27:43","modified_gmt":"2024-02-22T15:27:43","slug":"dijital-emek-ve-emperyalizm-christian-fuchs","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/e-komite.com\/2024\/dijital-emek-ve-emperyalizm-christian-fuchs\/","title":{"rendered":"Dijital emek ve emperyalizm – Christian Fuchs"},"content":{"rendered":"\n
DOSYA:<\/strong> Neoliberal D\u00f6nemde Emperyalizm Tart\u0131\u015fmalar\u0131 III<\/strong><\/a><\/p>\n\n\n\n Bir s\u00fcredir emperyalizm tart\u0131\u015fmalar\u0131n\u0131n geri d\u00f6n\u00fc\u015f\u00fcne \u015fahit oluyoruz. Sovyetlerin da\u011f\u0131lma s\u00fcrecinin ard\u0131ndan kapitalizmin k\u00fcreselle\u015fmesi, gezegen \u00f6l\u00e7e\u011finde kapsay\u0131c\u0131 hale gelmesi ve her yerde neoliberal politikalar\u0131n uygulamaya konmas\u0131yla birlikte emperyalizm tart\u0131\u015fmalar\u0131 da bir d\u00f6nem ask\u0131ya al\u0131nm\u0131\u015f ya da \u00e7er\u00e7evesini yeni k\u00fcresel duruma adapte edemedi\u011fi i\u00e7in g\u00fcnceli a\u00e7\u0131klamakta zorlan\u0131r hale gelmi\u015fti. NATO\u2019nun k\u0131\u015fk\u0131rtmalar\u0131 \u00fczerine Rusya\u2019n\u0131n Ukrayna\u2019y\u0131 i\u015fgali, \u0130srail\u2019in Gazze\u2019de Filistinlilere kar\u015f\u0131 soyk\u0131r\u0131m giri\u015fimi gibi y\u0131k\u0131c\u0131 olaylar ve \u00c7in\u2019in k\u00fcresel pazar \u00fczerindeki etkisinin Bat\u0131 kapitalizminde yaratt\u0131\u011f\u0131 huzursuzluk bu tart\u0131\u015fmalar\u0131 yeniden ba\u015flatman\u0131n gerekli, hatta ka\u00e7\u0131n\u0131lmaz oldu\u011funu ortaya serdi. Biz de bu teorik aray\u0131\u015fa katk\u0131 ad\u0131na ge\u00e7ti\u011fimiz 40 y\u0131ldan tart\u0131\u015fmaya de\u011fer buldu\u011fumuz, h\u00e2l\u00e2 g\u00fcncelli\u011fini koruyan ya da bug\u00fcnk\u00fc duruma \u0131\u015f\u0131k tutma potansiyeli olan yaz\u0131lar\u0131 bir dosya halinde \u201cNeoliberal D\u00f6nemde Emperyalizm Tart\u0131\u015fmalar\u0131\u201d ba\u015fl\u0131\u011f\u0131yla yay\u0131mlamaya devam ediyoruz.<\/p>\n\n\n\n Neoliberal d\u00f6neme damgas\u0131n\u0131 vuran ve belli a\u00e7\u0131lardan onun kendini yeniden \u00fcretmesini kolayla\u015ft\u0131ran maddi geli\u015fmenin bilgi teknolojileri alan\u0131nda oldu\u011fu s\u00f6ylenebilir. \u0130ntenetin, sanal d\u00fcnyalar\u0131n, sosyal medyan\u0131n ciddi bir yer kaplamaya ba\u015flad\u0131\u011f\u0131 toplumsal hayata dair y\u0131llard\u0131r bir\u00e7ok farkl\u0131 perspektiften yaz\u0131l\u0131p \u00e7iziliyor. Avusturyal\u0131 medya teorisyeni Christian Fuchs ise y\u0131llard\u0131r bu teknolojilerin ve toplumsal varl\u0131klar\u0131n\u0131n emek s\u00fcre\u00e7leri \u00fczerindeki etkilerine dair yeni bir bak\u0131\u015f \u00fcretmeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131yor. \u201cDijital emek\u201d kavram\u0131 \u00e7evresinde marksist kavramlara yaslanarak ve bilgi a\u011f\u0131 kullan\u0131c\u0131lar\u0131n\u0131 da emek s\u00fcre\u00e7lerine dahil ederek olu\u015fturdu\u011fu teorinin tart\u0131\u015f\u0131lmaya ve ele\u015ftiriye olduk\u00e7a a\u00e7\u0131k oldu\u011funu, kendi i\u00e7inde \u00e7eli\u015fkiler i\u00e7erdi\u011fini belirtmekte fayda var. Fakat bu 2016 tarihli yaz\u0131s\u0131nda Fuchs bilgi teknolojilerinin maddi \u00fcretim s\u00fcre\u00e7lerini ve bunun k\u00fcresel alanda yay\u0131lma bi\u00e7imlerini olduk\u00e7a ilgin\u00e7 ve ortaya \u00f6nemli tart\u0131\u015fmalar atacak \u015fekilde ele al\u0131yor, k\u00fcresel fabrikan\u0131n bili\u015fim sekt\u00f6r\u00fc katmanlar\u0131n\u0131n aras\u0131ndaki emperyalist g\u00fc\u00e7 ili\u015fkilerini sorguluyor.<\/p>\n\n\n\n Dijital emek ve emperyalizm<\/strong><\/p>\n\n\n\n Lenin’in Emperyalizm: Kapitalizmin En Y\u00fcksek A\u015famas\u0131<\/em> (1916), Buharin’in Emperyalizm ve D\u00fcnya Ekonomisi<\/em> (1915) ve Rosa Luxemburg’un Sermayenin Birikimi<\/em> (1913) adl\u0131 kitaplar\u0131nda emperyalizmden kapitalizmin bir g\u00fcc\u00fc ve arac\u0131 olarak bahsetmelerinin \u00fczerinden bir as\u0131r ge\u00e7ti. D\u00fcnya sava\u015f\u0131, tekeller, antitr\u00f6st yasalar\u0131, \u00fccret zamm\u0131 i\u00e7in grevler, Ford’un montaj hatt\u0131n\u0131 geli\u015ftirmesi, Ekim Devrimi, Meksika Devrimi, sonuca ula\u015famayan Alman devrimi ve \u00e7ok daha fazlas\u0131n\u0131n ya\u015fand\u0131\u011f\u0131, kapitalizme kar\u015f\u0131 k\u00fcresel meydan okumalar\u0131n yay\u0131ld\u0131\u011f\u0131 ve derinle\u015fti\u011fi bir d\u00f6nemdi.<\/p>\n\n\n\n Bu makale, klasik marksizmde emperyalizm kavram\u0131na verilen rol\u00fc uluslararas\u0131 i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fc a\u00e7\u0131s\u0131ndan incelemekte ve bu fikirleri g\u00fcn\u00fcm\u00fczdeki bilgi ve bilgi teknolojileri \u00fcretimindeki uluslararas\u0131 i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fc a\u00e7\u0131s\u0131ndan geni\u015fletmektedir. Kapitalist inovasyon ve s\u00f6m\u00fcr\u00fcn\u00fcn en yeni s\u0131n\u0131r\u0131 olarak dijital eme\u011fin, \u00e7a\u011fda\u015f emperyalizmin yap\u0131lar\u0131n\u0131n merkezinde yer ald\u0131\u011f\u0131n\u0131 savunaca\u011f\u0131m. Bu klasik kavramlardan yola \u00e7\u0131kan bu analiz, yeni emperyalizmde bilgi end\u00fcstrilerinin en yo\u011funla\u015fm\u0131\u015f ekonomik sekt\u00f6rlerden birini olu\u015fturdu\u011funu; hiper-sanayile\u015fme, finans ve enformasyonalizmin i\u00e7 i\u00e7e ge\u00e7ti\u011fini; \u00e7okuluslu enformasyon \u015firketlerinin ulus devletlere dayansalar da k\u00fcresel olarak faaliyet g\u00f6sterdiklerini ve enformasyon teknolojisinin bir sava\u015f arac\u0131 haline geldi\u011fini g\u00f6stermektedir.1<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Emperyalizmi tan\u0131mlamak<\/strong><\/p>\n\n\n\n Lenin, 1916 tarihli “Halk\u0131 Ama\u00e7layan Bir Deneme” alt ba\u015fl\u0131kl\u0131 \u00e7al\u0131\u015fmas\u0131nda emperyalizmi \u015fu \u015fekilde tan\u0131mlam\u0131\u015ft\u0131r:<\/p>\n\n\n\n \u201cTekellerin ve finans kapitalin egemenli\u011finin ortaya \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131; sermaye ihrac\u0131n\u0131n birinci planda \u00f6nem kazand\u0131\u011f\u0131, d\u00fcnyan\u0131n uluslararas\u0131 tr\u00f6stler aras\u0131nda payla\u015f\u0131lmas\u0131n\u0131n ba\u015flam\u0131\u015f oldu\u011fu ve d\u00fcnyadaki b\u00fct\u00fcn topraklar\u0131n en b\u00fcy\u00fck kapitalist \u00fclkeler aras\u0131nda b\u00f6l\u00fc\u015f\u00fclmesinin tamamlanm\u0131\u015f bulundu\u011fu bir geli\u015fme a\u015famas\u0131na ula\u015fm\u0131\u015f kapitalizmdir.\u201d2<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Buharin ve Preobrazhensky emperyalizmi “hammadde kaynaklar\u0131 ve sermayenin yat\u0131r\u0131m yapabilece\u011fi yerler i\u00e7in pazar m\u00fccadelesinde finans kapitalin izledi\u011fi fetih politikas\u0131” olarak ele alm\u0131\u015flard\u0131r.3<\/a><\/sup> Lenin’in \u00e7a\u011fda\u015f\u0131 ve 1917’den 1929’a kadar Pravda<\/em>‘n\u0131n edit\u00f6r\u00fc olan Buharin, Lenin’in emperyalizmin temel \u00f6zellikleri listesine benzer sonu\u00e7lar \u00e7\u0131karm\u0131\u015f, emperyalizmi “finans kapitalizminin bir \u00fcr\u00fcn\u00fc” olarak tan\u0131mlam\u0131\u015f ve “finans kapitalin emperyalist politikadan ba\u015fka bir politika izleyemeyece\u011fini” savunmu\u015ftur.4<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Buharin’e g\u00f6re emperyalizm ayn\u0131 zamanda zorunlu olarak bir devlet kapitalizmi bi\u00e7imidir ve ulus devletlerden ziyade \u015firketlerin d\u00fcnya \u00e7ap\u0131ndaki hakimiyetine dayanan neoliberalizm ba\u011flam\u0131nda uygulanmas\u0131 zor bir kavramd\u0131r. Uluslar\u0131, k\u00fcresel sava\u015fa yol a\u00e7an “d\u00fcnya \u00e7ap\u0131nda bir m\u00fccadeleye” kilitlenmi\u015f “devlet kapitalisti tr\u00f6stler” olarak g\u00f6r\u00fcyordu.5<\/a><\/sup> Buharin’e g\u00f6re emperyalizm, hepsi de “sermayeyi merkezile\u015ftirmeyi ve kendi ellerinde toplamay\u0131” ama\u00e7layan bu tr\u00f6stler aras\u0131ndaki “rekabetin ifadesidir”.6<\/a><\/sup> Buna kar\u015f\u0131l\u0131k Lenin, “emperyalizmin temel bir \u00f6zelli\u011finin, birka\u00e7 b\u00fcy\u00fck g\u00fcc\u00fcn hegemonya i\u00e7in, yani do\u011frudan kendileri i\u00e7in de\u011fil ama kar\u015f\u0131 taraf\u0131 zay\u0131flatmak ve onun hegemonyas\u0131n\u0131 sarsmak i\u00e7in toprak fethetme m\u00fccadelesi oldu\u011funu” yazm\u0131\u015ft\u0131r.7<\/a><\/sup> Lenin’in “b\u00fcy\u00fck g\u00fc\u00e7ler” aras\u0131ndaki rekabet form\u00fclasyonu, Buharin’in devlet kapitalisti tr\u00f6stler kavram\u0131ndan daha dikkatlidir, \u00e7\u00fcnk\u00fc hem \u015firketleri hem de devletleri kapsamaktad\u0131r.<\/p>\n\n\n\n Rosa Luxemburg’a g\u00f6re emperyalizm, sermaye birikiminin \u015fiddet yoluyla co\u011frafi ve siyasi olarak yay\u0131lmas\u0131d\u0131r.<\/p>\n\n\n\n \u201cKapitalist olmayan \u00e7evrenin hala a\u00e7\u0131k olan k\u0131s\u0131mlar\u0131 i\u00e7in rekabet\u00e7i m\u00fccadele…. Kapitalist \u00fclkelerin h\u0131zla geli\u015fmesi ve kapitalist olmayan alanlar\u0131 ele ge\u00e7irme konusunda giderek daha \u015fiddetli bir rekabet i\u00e7ine girmeleriyle birlikte, emperyalizm hem kapitalist olmayan d\u00fcnyaya kar\u015f\u0131 sald\u0131rganl\u0131\u011f\u0131 hem de rekabet halindeki kapitalist \u00fclkeler aras\u0131nda giderek daha ciddi \u00e7at\u0131\u015fmalara yol a\u00e7arak kanunsuzluk ve \u015fiddeti artt\u0131rmaktad\u0131r. Ancak emperyalizm kapitalist olmayan uygarl\u0131klar\u0131n \u00e7\u00f6k\u00fc\u015f\u00fcne ne kadar \u015fiddetli, ac\u0131mas\u0131z ve kapsaml\u0131 bir \u015fekilde yol a\u00e7arsa, kapitalist birikimin ayaklar\u0131n\u0131n alt\u0131ndaki zemini de o kadar h\u0131zl\u0131 bir \u015fekilde kayd\u0131r\u0131r.\u201d8<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Luxemburg, sermayenin s\u00f6m\u00fcr\u00fcy\u00fc k\u00fcresel \u00e7apta yaymak, “d\u00fcnyan\u0131n t\u00fcm \u00fcretici g\u00fc\u00e7lerini kullanmak i\u00e7in d\u00fcnya emek g\u00fcc\u00fcn\u00fc hi\u00e7bir k\u0131s\u0131tlama olmaks\u0131z\u0131n seferber etmek” istedi\u011fini savunur.9<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Farkl\u0131l\u0131klar\u0131 ne olursa olsun, Lenin, Buharin ve Luxemburg, emperyalizmin “kapitalizmin son a\u015famas\u0131 “10<\/a><\/sup> ya da “\u00e7\u00fcr\u00fcyen kapitalizm”in bir bi\u00e7imi11<\/a><\/sup> oldu\u011fu ve sonu\u00e7 olarak “burjuvazinin y\u0131k\u0131m\u0131n\u0131n ka\u00e7\u0131n\u0131lmaz oldu\u011fu” inanc\u0131n\u0131 payla\u015f\u0131rlar.12<\/a><\/sup> Bu t\u00fcr ifadeler yaln\u0131zca d\u00f6nemin devrimcilerinin hissetti\u011fi siyasi iyimserli\u011fi de\u011fil, ayn\u0131 zamanda sistemin ka\u00e7\u0131n\u0131lmaz d\u00fc\u015f\u00fc\u015f\u00fcn\u00fc varsayan, o zamanlar yayg\u0131n olan yap\u0131salc\u0131 ve i\u015flevselci kapitalizm anlay\u0131\u015f\u0131n\u0131 da yans\u0131tmaktad\u0131r. Ger\u00e7ekten de, bu yaz\u0131lar\u0131 k\u0131sa bir refah d\u00f6neminden sonra B\u00fcy\u00fck Buhran ve devam\u0131nda II. D\u00fcnya Sava\u015f\u0131’n\u0131n takip edece\u011fi I. D\u00fcnya Sava\u015f\u0131 patlak verdi\u011finde yaz\u0131yorlard\u0131, bu da sistemin k\u00fcresel istikrars\u0131zl\u0131\u011f\u0131na dair arg\u00fcmanlar\u0131na yeterli deste\u011fi sa\u011fl\u0131yordu. Y\u00fcz y\u0131l sonra kapitalizm h\u00e2l\u00e2 varl\u0131\u011f\u0131n\u0131 s\u00fcrd\u00fcr\u00fcyor. Her ne kadar yeni nitelikler kazanm\u0131\u015f olsa da, kapitalizm h\u00e2l\u00e2 emperyalizm olarak nitelendirilebilir ve krize y\u00f6nelik i\u00e7sel e\u011filimlerinin b\u00fcy\u00fck patlamalar\u0131n\u0131 da ya\u015famaya devam etmektedir.13<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Emek ve emperyalizm<\/strong><\/p>\n\n\n\n Lenin, Buharin ve Luxemburg uluslararas\u0131 i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fc emperyalizmin merkezi bir \u00f6zelli\u011fi olarak g\u00f6rm\u00fc\u015ft\u00fcr. Lenin buradaki i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fc kavram\u0131n\u0131, belirli bankalar\u0131n yat\u0131r\u0131m faaliyetlerini odaklad\u0131klar\u0131 end\u00fcstriler aras\u0131ndaki b\u00f6l\u00fcnme anlam\u0131nda kullan\u0131r.14<\/a><\/sup> Mal ihracat\u0131n\u0131n aksine sermaye ihracat\u0131n\u0131 emperyalizmin \u00f6nemli bir \u00f6zelli\u011fi olarak g\u00f6r\u00fcr:<\/p>\n\n\n\n \u201cKapitalizm, kapitalizm olarak kald\u0131k\u00e7a, sermaye fazlas\u0131, belli bir \u00fclkede y\u0131\u011f\u0131nlar\u0131n ya\u015fam d\u00fczeyini y\u00fckseltmeye de\u011fil -\u00e7\u00fcnk\u00fc bu durumda kapitalistlerin kazan\u00e7lar\u0131nda bir azalma s\u00f6zkonusudur-, d\u0131\u015f \u00fclkelere, geri kalm\u0131\u015f \u00fclkelere sermaye ihrac\u0131 yoluyla, bu k\u00e2rlar\u0131 art\u0131rmaya y\u00f6nelirler. Geri kalm\u0131\u015f \u00fclkelerde, k\u00e2r her zaman y\u00fcksektir; \u00e7\u00fcnk\u00fc buralarda sermaye pek az, toprak fiyat\u0131 nispeten d\u00fc\u015f\u00fck, \u00fccretler az, hammadde ucuzdur.\u201d15<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Benzer \u015fekilde, Buharin de Marx’a dayanarak, kent ile k\u0131r aras\u0131nda ve i\u015fletmeler, \u015fubeler, ekonomik altb\u00f6l\u00fcmler ve uluslar aras\u0131ndaki toplumsal i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fcn -uluslararas\u0131 i\u015f b\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fcn- kapitalizmin belirleyici bir \u00f6zelli\u011fi oldu\u011funu ileri s\u00fcrm\u00fc\u015ft\u00fcr.16<\/a><\/sup> Bu b\u00f6l\u00fcnme k\u0131smen do\u011fal nedenlere (\u00f6rne\u011fin, “kakao yaln\u0131zca tropikal \u00fclkelerde \u00fcretilebilir “17<\/a><\/sup>) ve k\u0131smen de “farkl\u0131 ekonomik tipler ve farkl\u0131 \u00fcretim alanlar\u0131 yaratan, b\u00f6ylece uluslararas\u0131 toplumsal i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fcn kapsam\u0131n\u0131 geni\u015fleten” “\u00fcretici g\u00fc\u00e7lerin e\u015fitsiz geli\u015fimi” gibi toplumsal nedenlere ba\u011fl\u0131d\u0131r.”18<\/a><\/sup> Her bir \u00fclkenin eme\u011fi, uluslararas\u0131 \u00f6l\u00e7ekte ger\u00e7ekle\u015fen m\u00fcbadele yoluyla d\u00fcnya toplumsal eme\u011finin bir par\u00e7as\u0131 haline gelir.”19<\/a><\/sup> Bir d\u00fcnya pazar\u0131 ve e\u015fitsiz \u00fcretkenlik s\u00f6z konusu oldu\u011funda, daha az \u00fcretken \u00fclkeler rekabet edebilmek i\u00e7in metalar\u0131 de\u011ferlerinin alt\u0131nda fiyatlarla satmak zorunda kal\u0131r ve bu da e\u015fitsiz bir m\u00fcbadele sistemine yol a\u00e7ar.<\/p>\n\n\n\n Rosa Luxemburg emperyalizm anlay\u0131\u015f\u0131nda “kapitalizm ile kapitalist olmayan \u00fcretim bi\u00e7imleri aras\u0131ndaki ili\u015fkilere” odaklanm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n\n\n\n \u201cBask\u0131n y\u00f6ntemler s\u00f6m\u00fcrge politikalar\u0131, uluslararas\u0131 kredi sistemi -\u00e7\u0131kar alanlar\u0131 politikas\u0131- ve sava\u015ft\u0131r. Zor, doland\u0131r\u0131c\u0131l\u0131k, bask\u0131, ya\u011fma hi\u00e7bir gizleme \u00e7abas\u0131 olmaks\u0131z\u0131n a\u00e7\u0131k\u00e7a sergilenmektedir. Bu siyasi \u015fiddet ve iktidar \u00e7eki\u015fmeleri karma\u015fas\u0131 i\u00e7inde ekonomik s\u00fcrecin sert yasalar\u0131n\u0131 ke\u015ffetmek \u00e7aba gerektirir.\u201d20<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Luxemburg’a g\u00f6re emperyalizmin uluslararas\u0131 ili\u015fkileri soygunu ve eme\u011fin s\u00f6m\u00fcr\u00fclmesini gerektirir: \u201cS\u0131n\u0131rs\u0131z birikim i\u00e7in sermaye t\u00fcm yerk\u00fcrenin \u00fcretim ara\u00e7lar\u0131na ve emek g\u00fcc\u00fcne ihtiya\u00e7 duyar.” Dolay\u0131s\u0131yla, “t\u00fcm topraklar\u0131n do\u011fal kaynaklar\u0131 ve emek g\u00fcc\u00fc olmadan y\u00f6netemez….” “tepeden t\u0131rna\u011fa her g\u00f6zene\u011fiyle kan ter i\u00e7inde kalmak” yaln\u0131zca sermayenin do\u011fu\u015funu de\u011fil ayn\u0131 zamanda her ad\u0131mda d\u00fcnyadaki ilerleyi\u015fini de karakterize eder.\u201d 21<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Lenin, Buharin ve Luxemburg, emperyalizmin baz\u0131 y\u00f6nleri, \u00f6zellikle de s\u0131n\u0131f m\u00fccadelelerinde ve \u00f6zg\u00fcrle\u015fmesinde milliyet\u00e7ili\u011fin rol\u00fc, ulusal kendi kaderini tayin hakk\u0131 ve kapitalizmde d\u0131\u015f pazarlar\u0131n kullan\u0131m\u0131 gibi konularda siyasi olarak farkl\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnseler de, her \u00fc\u00e7 kuramc\u0131 i\u00e7in de \u00e7evrenin sadece bir kaynak alan\u0131 ve meta sat\u0131lan bir pazar olmad\u0131\u011f\u0131, ayn\u0131 zamanda uluslararas\u0131 bir i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fcne dahil oldu\u011fu a\u00e7\u0131kt\u0131r.22<\/a><\/sup> Bu b\u00f6l\u00fcnmenin bir par\u00e7as\u0131 olarak, \u00e7evredeki i\u015f\u00e7ilerin s\u00f6m\u00fcr\u00fclmesi, art\u0131 de\u011ferin b\u00fcy\u00fck \u015firketler taraf\u0131ndan ihra\u00e7 edilmesini ve buna el konulmas\u0131n\u0131 sa\u011flar.<\/p>\n\n\n\n Dijital eme\u011fin uluslararas\u0131 i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fc<\/strong><\/p>\n\n\n\n Telgraf ve uluslararas\u0131 haber ajanslar\u0131 yoluyla sa\u011flanan k\u00fcresel ileti\u015fim, ticaret, yat\u0131r\u0131m, birikim, s\u00f6m\u00fcr\u00fc ve sava\u015f\u0131n organize ve koordine edilmesine yard\u0131mc\u0131 olarak I. D\u00fcnya Sava\u015f\u0131 s\u0131ras\u0131nda emperyalizmde zaten bir rol oynuyordu.23<\/a><\/sup> Y\u00fcz y\u0131l sonra, s\u00fcper bilgisayarlar, internet, diz\u00fcst\u00fc bilgisayarlar, tabletler, cep telefonlar\u0131 ve sosyal medya gibi niteliksel olarak farkl\u0131 bilgi ve ileti\u015fim ara\u00e7lar\u0131 ortaya \u00e7\u0131kt\u0131. Ancak t\u0131pk\u0131 emperyalizmin daha \u00f6nceki a\u015famalar\u0131nda \u00e7evre b\u00f6lgelerdeki i\u015f\u00e7ilerin eme\u011fi gibi, bilgi ve bilgi teknolojisi \u00fcretimi de \u00fcretim, da\u011f\u0131t\u0131m ve t\u00fcketim bi\u00e7imlerini \u015fekillendirmeye devam eden uluslararas\u0131 i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fcn bir par\u00e7as\u0131.24<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Ele\u015ftirel akademisyenler, 1980’lerde geli\u015fmekte olan \u00fclkelerin ucuz imalat eme\u011fi kaynaklar\u0131 haline geldi\u011fini vurgulamak ve \u00e7okuluslu \u015firketlerin y\u00fckseli\u015fini takip etmek i\u00e7in yeni uluslararas\u0131 i\u015fb\u00f6l\u00fcm\u00fc (YU\u0130) kavram\u0131n\u0131 ortaya atm\u0131\u015flard\u0131r.25<\/a><\/sup> John Bellamy Foster ve Robert W. McChesney, Sonsuz Kriz<\/em> adl\u0131 kitaplar\u0131nda \u00e7okuluslu \u015firketlerin y\u00fckseli\u015fini sermayenin uzun vadeli ekonomik durgunlu\u011fun \u00fcstesinden gelme ve k\u00fcresel tekel karlar\u0131na ula\u015fma \u00e7abas\u0131na dayand\u0131rmaktad\u0131r.26<\/a><\/sup> \u00c7okuluslu \u015firketler, i\u015f\u00e7iler aras\u0131nda k\u00fcresel bir rekabet sistemi kurarak \u00fccret pay\u0131n\u0131 k\u00fcresel olarak d\u00fc\u015f\u00fcrmeyi ve karlar\u0131n\u0131 art\u0131rmay\u0131 hedeflemektedir. Bunun sonucunda, Foster ve McChesney’in Stephen Hymer’\u0131n \u00e7al\u0131\u015fmas\u0131ndan yararlanarak “b\u00f6l ve y\u00f6net stratejisi” olarak adland\u0131rd\u0131klar\u0131 s\u00f6m\u00fcr\u00fc oran\u0131nda d\u00fcnya \u00e7ap\u0131nda bir art\u0131\u015f meydana gelmektedir.27<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n Tablo 1, 2004 ve 2014\u2019te d\u00fcnyan\u0131n en b\u00fcy\u00fck iki bin \u00e7okuluslu \u015firketine ili\u015fkin kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131rmal\u0131 verileri g\u00f6stermektedir. Bu \u015firketlerin gelirleri d\u00fcnya \u00e7ap\u0131ndaki GSYH’nin y\u00fczde 50’sinden fazlas\u0131n\u0131 olu\u015fturmakta ve bu da \u00e7okuluslu \u015firketlerin k\u00fcresel d\u00fczeyde tekel stat\u00fcs\u00fc i\u00e7in rekabet etti\u011fini g\u00f6stermektedir. Her iki d\u00f6nemde de bu \u015firketlerin sermaye varl\u0131klar\u0131n\u0131n neredeyse d\u00f6rtte \u00fc\u00e7\u00fc FSG sekt\u00f6r\u00fcnde -finans, sigorta, gayrimenkul- yer almaktad\u0131r ki bu da Foster ve McChesney’in k\u00fcresel tekel-finans kapitalizmi sisteminden do\u011fru bir \u015fekilde bahsedebilece\u011fimiz iddias\u0131n\u0131 do\u011frulamaktad\u0131r.28<\/a><\/sup> Ancak bu varl\u0131klar ayn\u0131 zamanda ula\u015f\u0131m end\u00fcstrileri (ula\u015f\u0131m altyap\u0131s\u0131, petrol ve gaz, ta\u015f\u0131tlar), imalat ve bilgi (telekom\u00fcnikasyon donan\u0131m\u0131, yaz\u0131l\u0131m ve yar\u0131 iletkenlerden reklam, internet, yay\u0131nc\u0131l\u0131k ve yay\u0131nc\u0131l\u0131\u011fa kadar) sekt\u00f6rlerinde de \u00f6nemli paylara sahiptir. T\u00fcm bunlar, k\u00fcresel kapitalizmin de\u011fi\u015fen derecelerde sadece tekel-finans kapitalizmi de\u011fil, ayn\u0131 zamanda tekel-ula\u015f\u0131m kapitalizmi, tekel-yan sanayi kapitalizmi ve tekel-bilgi kapitalizmi anlam\u0131na geldi\u011fini de g\u00f6stermektedir.29<\/a><\/sup><\/p>\n\n\n\n
\n\n\n\n