Perşembe, Nisan 25, 2024

Irak-Suriye sınırında ne oluyor?

Güncel olarak Irak-Suriye sınırında Haşdi Şabi’ye yönelik saldırının anlaşılabilmesi için, bölgedeki çok başlı sürecin anlaşılması gerekmektedir. Bu nedenle Irak Hükümeti, ordu sistemi, Haşdi Şabi’nin ortaya çıkışı ve kimlerden oluştuğu, şuan Suriye sınırına taşan bu çatışmaların temeldeki nedenleri gibi durumları anlamak adına bu yapılardan bahsederek başlayayım.

Şuan Irak Hükümeti’nin legal olarak tanıdığı ve kendi ordu bünyesine kattığı Haşdi Şabi milis gücü (gönüllü birlikler, halk yığınları) esasen 1980 İran-Irak savaşına dayanan köklere sahip. Ayetullah Sistani fetvası ile kurulduğu bilinen Haşdi Şabi aslında çok daha geçmişe dayanan bir yapı ve ancak Ayetullah Sistani vesilesiyle tek çatı altında pek çok milis grubun toplanarak oluşturduğu bir çatı örgüt yapısıdır diyebiliriz. Başlangıçta Şii milislerden oluşan Haşdi Şabi, küresel ölçekte sadece Sünni Irak yönetimine karşı oluşturulmadığı, anti-emperyalist bir fikre ve arap birliği amacıyla ulusalcı bir yapılanmaya sahip olduğu ve perde arkasında sadece İran desteği ile oluşmadığı, Irak’ın ve Irak halkının çok da söz sahibi olmadığı algısının yıkılması adına bünyesine Şiiler dışında pek çok milis grubu dahil etmiştir. Güncel olarak 70 farklı gruptan oluşan bu milis gücü Şii, Sünni, Yezidi, Hristiyan milis gruplarını ihtiva etmektedir. 

Haşdi Şabi’nin kısa sürede organize olmasını ve ortaya çıkışını oluşturan temel neden 2003 ABD’nin Irak işgalidir. Irak, Suudi Arabistan’dan sonra en zengin petrol ülkesi olup bu rezervlerin çıkarılması da en az Suudi Arabistan rezervlerinin çıkarılması kadar ucuz. Haliyle pazarı etkileyen bu rekabet durumu, pazarın hakim güçlerinin rekabetini de etkileyen bir durum. ABD, ülkelere yaptırımlar uygulayarak Irak’ta, bölgedeki petrol sanayisine yabancı yatırım yapılmasını kısıtlamış ve bu kısıtlamadan kendisinin yatırım süreçleri de etkilenmiştir. Bu yaptırım evvelinde Irak’taki petrol rezervlerinin çıkarılması ve işlenmesi için Fransa, Rusya, Çin ile yapılan sözleşmelerin tamamen geçersiz kılınabilmesi adına 2003 ABD işgali söz konusu olmuştur. Bu durum Irak’ın  iç işleyişini istikrarsız hale getiren bir durum olduğundan Irak’ta Irak-Şam İslam Ordusu gibi yapılar oluşmaya ve gülenmeye başlamıştır. IŞİD’in varlığının bu iktidar boşluğundan yararlanarak ortaya çıkışı da Haşdi Şabi’nin organize olmasını hızlandırmıştır. 

2014’te Irak’ın pekçok bölgesini işgal altına alan IŞİD’in ABD desteği aldığı biliniyordu ve bu cihatçı milisler Şii bölgeleri özellikle hedef alıyordu. Bunun üzerine halihazırda ABD’ye karşı mücadele eden Şii milisler Haşdi Şabi’yi toparlamaya başladı. Bu yapılara Yezidi, Sünni, Hıristiyan milisler de dahil oldu ve 70 örgütü ihtiva eden Haşdi Şabi böylece faaliyete başladı. 

2014’ten bu yana karşılıklı misilleme saldırılarının olduğu ABD-Haşdi Şabi ekseninde, Irak Temsilciler Meclisi’nin 2016’da aldığı kararla Haşdi Şabi legal bir milis gücü olarak tanındı ve Haşdi Şabi milisleri Irak ordusu, kolluk kuvvetleri ile eşit bir statüye sahip oldu. 2016 evvellinde de özellikle topyekun savaş durumlarında ordu gücünü oluşturuyor olan Haşdi Şabi’nin 140.000 silahlı milis gücü olduğu iddia ediliyor.

Yakın tarihte, 3 Ocak 2020, Haşdi Şabi’yi oluşturan yapılardan Kata’ib Hizbullah Milisleri’nin lideri, Haşdi Şabi başkanı Ebu Mehdi El-Muhendis ve İran Devrim Muhafızları’nın ülke-dışı operasyonlarını yöneten General Kasım Süleymani’nin suikaste uğraması en büyük kayıplardan olmuştur. Bu süikast ertesinde Irak parlamentosu olağanüstü toplanmış ve oylama sonucu ABD askerlerinin Irak’tan çıkarılması, Irak üslerinden gönderilmesi kararı alınmıştı. Önergede “Irak hükümeti, IŞİD’e karşı yapılan askeri operasyonların bitmesi ve zafer kazanılması nedeniyle uluslararası koalisyondan IŞİD’e karşı savaşımda yardım talebini kaldırmayı taahhüt eder. Irak hükümeti her türlü yabancı birliğin Irak topraklarındaki varlığını sonlandırmak ve herhangi bir nedenle hava, kara ve deniz yollarının kullanımını engellemek için çalışmak zorundadır” diye belirtilmişti. Lakin önergeyi parlamentoda reddeden belli gruplar söz konusuydu. Önerge oy çokluğu sağlamış olsa da önergenin hükümeti bağlayıcılığı söz konusu değil. Çoklu karar mekanizmasının olduğu siyasi yönetim içinde ABD-Haşdi Şabi çatışmaları da bu çoklu mekanizmanın eşgüdümünde ilerliyor.

Suriye iç savaşı süresince yerelde muhalif gruplar, IŞİD, Esad karşıtı yapılar; küresel ölçekte de ABD, İsrail’e karşı Suriye’ye destek veren Haşdi Şabi, Irak-Suriye sınırında konuşlanmış durumdadır. Hal böyle iken sıcak çatışma bölgelerinde misillemeler hiç son bulmuyor. Bölgede en yakın tarihli olarak 28 Haziran’da ABD’nin Haşdi Şabi’ye yönelik hava saldırıları neticesinde 7 Haşdi Şabi üyesi öldürüldü. Bunun üzerine Irak Hükümeti’nden ABD’ye “Bu saldırı egemenlik ihlalidir” şeklinde sert bir yanıt verildi. Irak Başbakanı ve Silahlı Kuvvetler Komutanı Mustafa el-Kazımi’nin Askeri Sözcüsü Yahya Resul, Irak-Suriye sınırındaki Haşdi Şabi milislerine yönelik ABD saldırısına ilişkin “Dün akşam Irak-Suriye sınırına düzenlenen ABD saldırısını kınıyor ve reddediyoruz. Bu saldırı, tüm uluslararası anlaşmalara göre Irak’ın egemenliğine ve milli güvenliğine yönelik bariz, kabul edilemez bir ihlaldir.” açıklamasında bulundu.

KAYNAKÇALAR

https://www.ortadoguhaber.com/haberler/hasdi-sabi-yi-vuran-abd-ye-irak-tan-tepki

Haşdi Şabi.pdf

Son Eklenenler